sadık özdoğan Moderatör
ÜYELİK TARİHİ : 12/09/09 YER : ANKARA Yaş : 33 MESAJLAR : 872 Rep Gücü : 22 Tecrübe Puan'ı : 2546 Doğum tarihi : 10/04/91 RUH HALİ : Hangi Takımlı : galata saray İş/Hobiler : bilgisayarla ilgilenmek, şiir yazmak. Lakap : efsane Hakkımda : ben sadık özdoğan: lise 3 öğrencisiyim 18 yaşındayım.
| Konu: dersim katliyamı raporu Paz Şub. 21, 2010 2:19 pm | |
| ‘Dersim Raporu’ kitabı ile 1937-38 katliam öncesinde, Dersim’e yönelik uygulanmak istenen politikaları bir kez daha öğreniyoruz. Dersim katliamının, Türkiye devleti tarafından önceden planlandığının, bir belgesi daha ortaya çıktı. İletişim Yayınları, yayınladığı ‘Dersim Raporu’ adlı kitapla, önemli bir kaynağı okurla paylaştı. Kitap, karanlıkta bırakılmak istenen Dersim katliamına ışık tutuyor. Dersim Raporu’nda yazılanların birçoğu, katliamla zaten uygulandı. Katliam ve ardındaki gelişmeler, bugün devletin yetkilileri tarafından resmen olmasa da kabul görüyor. Son dönemde yeniden gündemde olan Dersim’i insansızlaştırmaya yönelik olan barajların yapımı da, daha o günlerde öngörülmüş.
‘Dersim Raporu’, kitabı yayına hazırlayan İzzeddin Çalışlar’ın dedesinin kitaplığından çıkmış. Çalışlar’ın dedesi, ‘Kurtuluş Savaşı’ komutanları arasında yer alan Orgeneral İzzettin Çalışlar’dır. Kitabı yayına hazırlayan İzzeddin Çalışlar, kitabın önsözünde kitapla ilgili bilgi vermiş. Önsözde ayrıca, yazarı ve yayım tarihi tam olarak bilinmeyen ancak “gizli”, “kişiye özel” ve “kayıt altında” sadece 100 adet basıldığı da belirtiliyor. Katliam ve asimilasyona devam...
Dedesinin 2. Ordu Kumandanı olduğundan, bir nüshasının da dedesine verildiğini söyleyen İzzeddin Çalışlar, kitabın 1933’ün son çeyreği ya da 1934’ün ilk aylarında yayınladığını ifade ediyor. 1972’de Genelkurmay Harp Tarihi Başkanlığı tarafından yayımlanan, “Türkiye Cumhuriyetinde Ayaklanmalar” kitabının benzer içerikte olduğu ve Dersim kitabının bu çalışmayı da tamamlayıcı işlev gördüğünü belirtiyor Çalışlar.
Kitapta, 1937-38 Dersim’e yönelik hareket öncesinde, askeri harekatlar ve hükümet tarafından uygulanmak istenen politikaları bir kez daha öğreniyoruz. Ki bu politikalar, zaten hayata geçirildi.
Dersim ve civarında yaşayan aşiretler ile üyelerinin ayrıntılı bir içeriğini sunan rapor, ‘eşkıyayla mücadele’ adı altında, aslında o günlerden günümüze uzanan bir zihniyeti de ortaya koyuyor: Zorunlu göçten köyleri yakmaya, aşiretleri uçaklarla bombalamaktan adli, kültürel ve ekonomik tedbirlere uzanan; ‘Türk olduklarını unutan’(!) bölge insanına Türklüklerinin yeniden hatırlatılmasına dayanan yıkıcı, kıyıcı, ulus-devlet inşasına yönelik bir zihniyeti Dersim’e yönelik çeşitli tarihlerde yapılmış harekatların askeri planlarını da barındıran bu rapor, dönemin Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak’ın „Dersimli okşanmakla kazanılmaz“ ifadeleri düşünüldüğünde, bölgede onyıllardır devletin yaptığı katliamları anımsatan önemli bir kaynak.
‘Dersim ıslahı için öneriler’
İnkarcı ve asimilasyoncu politikaları, Dersim Raporu’nda “Dersim ıslahı için önerilerde” yine görüyoruz:
A-Ana yolların inşası,
B-Silahların toplanması,
C-Reislerin, bey ve ağaların, seyitlerin bir daha geri gelmemek üzere garbi Anadolu’ya nakli,
D- Reisler alındıktan sonra halkın da en şerir olanlarının, Dersim’den çok uzak olan ovalara sevki ve öz Türk köyleri içerisinde dağıtılması, Dersim’de kalacak olanları da reislerden istirdat olunacak araziye bağlamak teşkil eder. (s.249.250)
Dersim’i insansızlaştırmaya yönelik olan barajların yapımı da o zamanda öngörülmüş. Dersim Raporu kitabında, “İcap edilen yerde blok havuzlar yapılması” da, Dersim’in ıslahı için öneriler tedbirler arasında. Dersim’e yönelik uygulanması öngörülen ve sonra hayata geçirilen politikalar, üç ana başlık altında özetlenmiş;
1- Dersim’de bugünkü vaziyetin idamesi tehlikelidir. Bu vaziyet Dersimli’nin maneviyatını takviye etmektedir.
2- Dersimli okşanmakla kazanılmaz. Müsellah kuvvetin müdahalesi Dersimli’ye daha çok tesir yapar ve ıslahın esasını teşkil eder.
3- Dersim evvela koloni gibi nazarı itibara alınmalı, Türk camiası içinde Kürtlük eritilmeli, ondan sonra ve tedricen öz Türk hukukuna mazhar kılınmalıdır.” (s. 250- 251)
Birçok yerde olduğu gibi Dersim’de de zorla ve şiddetle inşa edilmek istenen ulus-devlet zihniyetini Dersim Raporu’nda bir kez daha görüyoruz. Söz konusunu kitabın karanlıkta bırakılmak istenen Dersim katliamının aydınlatılması için önemli bir kaynak. | |
|